Çin’de eski bir banka yöneticisi rüşvet ve görevi kötüye kullanma suçlarından idam cezasına çarptırıldı

featured

Yargılama sonucunda eski bir Çin banka yöneticisi idam cezasıyla cezalandırıldı

Eski China Merchants Bank (CMB) Yönetim Kurulu Başkanı Tien Huiyu rüşvet ve görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla yargılanmıştır

Çin’de CMB’nin eski Yönetim Kurulu Başkanı olan Tien Huiyu, rüşvet ve görevi kötüye kullanma suçlamasıyla yargılandığı davadan ertelenmiş idam cezası aldı. Çangdı şehrinde görülen davada mahkeme, Tien’in bankada ve ona bağlı Cinda Varlık Yönetimi şirketindeki idari konumunu kötüye kullanarak 210 milyon yuan rüşvet aldığı ve hisse alım satımlarında içeriden bilgi kullanarak 290 milyon yuan haksız kazanç elde ettiğine hükmetti.

2 yıl ertelemeyle idam cezası verilmesi

Mahkeme, Tien Huiyu’ya “rüşvet” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarından 2 yıl ertelemeyle idam cezası verdi. Çin’de ertelenmiş idam cezalarının süresi dolduğunda genellikle ömür boyu hapis cezasına çevrildiği bilinmektedir.

Tien Huiyu’nun bankadaki rolü ve suçlamalar

Tien Huiyu, 2013’te CMB’nin yönetimini devraldı ve bankanın genişlemesinde önemli bir rol oynadı

Tien Huiyu, Çin’in dört büyük kamu bankasından biri olan CMB’nin yönetimini 2013’te devraldı ve bankanın yatırım ve varlık yönetimi alanında faaliyetlerini genişletmesine öncülük etti. Ancak, eski banka yöneticisi olan Tien, Çin Komünist Partisi’nin Merkezi Disiplin Teftiş Komisyonu tarafından Nisan 2022’de soruşturma başlatıldıktan sonra görevden alındı ve partiden ihraç edildi.

Tien Huiyu’nun hakkındaki suçlamalar

Tien Huiyu’nun, CATL adlı Çinli bir batarya üreticisinin halka arz işlemleri sırasında gizlice hisse satın aldığı ve bu şekilde kişisel kazanç elde ettiği iddia edildi. Bu suçlamalar, rüşvet ve görevi kötüye kullanma suçlarıyla birleştirilerek dava sürecinde ele alındı.

Bu sonuçlar, Çin’de yolsuzlukla mücadele çabalarının bir göstergesi olarak görülebilir. Çin hükümeti, kamu kurumlarında ve şirketlerde yolsuzlukla mücadele etmek için sıkı önlemler almaktadır. Bu dava, finans sektöründe yolsuzluğa karşı sert bir mesaj olarak değerlendirilebilir.